Avucumda bir tutam yitirilmiş ömür
Sözlerimi neden kopardınız dişlerim arasından
Kanıma işlemiş zamanın eskimiş yası
Bir soğukta doğdum, üşüyerek gidiyorum
Evimizi barkımızı yıkıp kül edenlere sözüm
Suçlu kim tanımak istiyorum
Bir otobüs düşer yollara zangırdayarak
Yolculuk mu sürgün mü belli değil
Diyarlar, ovalar, dağları aştım yetim duygularla
Göğsümde en derin izleri bu yüzden saklıyorum
İsa’dan Musa’dan, asadan, denizden
Kelepir fiyatına düşlerimi yığdım pazarlara
Tefeci alıcılar kim bilmek istiyorum.
Korkmadım düşmandan dosttan korktuğum kadar
Hele akrabalar sessizce sokulan yılandan beter
Ceplerim solmuş ihanet resimleriyle dolu
Zihnimdeki bu büyük terk edilişler
Katran renginde geceleri bekledim susarak
Sol yanıma toprağa emanet ettiğimden beri
Gökyüzüne bakmamaya tövbe etmek istiyorum.
Çok gördüm menfaat çıkar avcılarının hikayelerini
Onların rengini kokusunu yüz metreden tanırım
Anılarımda çocukluk gülüşlerim hariç
Tüm geçmişe perde çektim büyüdüğüm sandığımdan beri
Tütünüm bittiğinde tütün tarlaları ektim
Canım dağları çektiğinde zirvelere gözümü diktim
Suç işlemeden idama mahkum edildim
İpimi çeken cellatların gözlerine bakmak isterim.
T/İ
